DÖVİZ PİYASALARI Dr. Öner ÖZ DOLAYSIZ KOTASYON VE DOLAYLI KOTASYON: Döviz kurunun yabancı para birimi başına ulusal para miktarı olarak tanımlanmasına dolaysız kotasyon denmektedir. Bu yönteme ayrıca Avrupa yöntemi de denir. Döviz kurunun bir birim ulusal para karşılığı olan yabancı para miktarı biçiminde de ifade edilmesine dolaylı kotasyon veya Amerikan
ETKEN KORUMA MODELİ Dr. Öner ÖZ Bir endüstride uygulanan gümrük tarifeleri bazı durumlarda sadece nihai malları değil aynı zamanda ara malları da kapsamaktadır. Bu durumda yerli sanayiciyi korumak mümkün olmayacaktır. Yani tarifeler nedeniyle nihai mal ithalatı engellendiği gibi yerli üreticileri ihtiyaç duyacakları ara malların ithalatı da yasaklanmış ve yerli üretim
GÜMRÜK TARİFELERİ Dr. Öner ÖZ Günümüzde ülkelerin ekonomilerini dışa açarak, uluslararası ekonomik ilişkilerini arttırmaları ve dünya ekonomisine entegre olmaları onların yararınadır. GATT/WTO kapsamında gümrük tarifelerinde önemli indirimler yapılmasına rağmen tarifeler ve tarife dışı kısıtlamalar ile dış ticarete kısıtlamalar getirilmeye devam edilmektedir. GATT/WTO: GATT, II. Dünya Savaşı sonrasında uluslararası ticareti serbestleştirmek
ENDÜSTRİ İÇİ TİCARET Dr. Öner ÖZ Endüstri içi ticaret: Aynı endüstri kapsamında fakat birbirinden ufak tefek farklılıkları olan malların ithal ve ihraç edilmesidir. İki yönlü ticaret olarak da bilinir. Dünya ticaretinin ağırlıklı bölümü aynı mallar üzerindeki iki yönlü ticaretten oluşur. Monopolcü rekabet teoremi, sanayi malları üzerindeki iki yönlü ticaret olayını
ÖLÇEK EKONOMİLERİ – Monopolcü Rekabet Teoremi Dr. Öner ÖZ Heckscher-Ohlin modelinde firmaların üretiminde ölçeğe göre sabit getiri varsayımı yapılmıştı. Yani, girdilerin miktarı, örneğin, iki katına çıkarılırsa, üretimin de iki katına çıkacağı varsayılıyordu. Ölçeğe göre artan getiri varsayımı yapılırsa, o zaman girdi miktarlarının iki katına çıkarılması, üretimin iki katından daha çok
ÜRÜN DÖNGÜSÜ TEORİSİ Dr. Öner ÖZ 1966 yılında Raymond Vernon tarafından geliştirilen Ürün Döngüsü Teorisi (Product Cycle) “Teknolojik Açık Teorisi”nin çok daha gelişmiş ve genelleştirilmiş bir halidir. Ürün Döngüsü Teorisi’ne göre, her ürünün belli bir yaşam süresi vardır ve bu süre içinde de her yeni ürün 5 aşamadan geçer. Buna
YENİ KLASİK YAKLAŞIM Bu yaklaşımın temel amacı ekonomik, ekonomik hayatta üretim ve istihdam düzeyinde meydana gelen dalgalanmaların nedenini bazı varsayımlara dayanarak açıklamaktır. Bu yaklaşımda kabul edilen varsayımlardan biri ve en önemlisi “Rasyonel Beklentiler Kuramı”dır. Bir diğer varsayım ise “Piyasa temizlenmesi veya Denge Fiyatları” varsayımıdır. A) Rasyonel Beklentiler Kuramı: İlk kez
MONETARİST YAKLAŞIM (Parasalcı Yaklaşım) 1970’li yıllarda özellikle ABD’de Milton Friedman’ın önderliğinde ortaya çıkan Monetarist Yaklaşım, Keynesyen kuramı şiddetle eleştirmiş, onun yerine serbest piyasa ekonomisinin işleyişine dayalı, para arzına önem vermiştir. Ekonomik istikrarsızlıkların temel nedeni uygulanan yanlış para politikalarıdır. Para talebi kısa dönemde faize kısmen duyarlı iken uzun dönemde duyarlı değildir.
Neo-Klasik Keynezyen İktisat Keynesin genel teorisindeki görüşlerini Klasik İktisadın temel ilkeleri ile bağdaştırarak adeta iki teorinin sentezini yapan ve Walras genel denge modeli çerçevesinde Keynesin genel teorisindeki açıklamaları yorumlayan, iktisat literatüründe Gelir Harcama Modeli veya IS-LM analizi olarak da adlandırılan yaklaşımdır. Klasik ve Keynezyen görüşlerin temel ilkelerinin bağdaştırılabileceğini savunan bu
Çarpan (Çoğaltan) Katsayısı Dr. Öner ÖZ Otonom harcamalarda meydana gelen artışların, milli gelir üzerinde nasıl bir etki ortaya koyacağını gösteren kavrama çarpan (Çoğaltan) katsayısı adı verilmektedir. Çarpan mekanizmasını mantığı, devresel akım diyagramından gelmektedir. Yani makro süreçte bireyler, firmalar ve devletten oluşan üçlü bir kesit varsa, bir tarafın kaybı diğer tarafın