Etniki Eterya Cemiyeti (Millî Cemiyet)
Rumların mütareke döneminde İstanbul’da kurdukları cemiyetlere geçmeden önce daha önce kurulan ve bir nevi diğer cemiyetlerin temelini oluşturan Etniki Eterya Cemiyetinden bahsetmek gerekmektedir. [1]
Etniki Eterya 12 Kasım 1894’te Atina’da 14 genç subay tarafından gizli olarak ve “Her şeye kadir Tanrı’nın ve büyük Yunanistan’ın adına…” şeklindeki sloganlarıyla megalo ideayı gerçekleştirmek amacıyla kurulmuştu.
Üye sayısı 1895 yılında 60’tı, 1896 yılında ise 3165’e ulaşmıştı. Başlangıçta genç subayların kaydoldukları bu cemiyete daha sonra nüfuz sahibi siviller de katılmaya başlamıştı. [2]
Etniki Eterya’nın faaliyet programı şöyle idi:
1. Yunan milletinin tam istiklâlinin temini,
2. Batı Trakya, Selânik, Ege adaları, On İki Ada, Girit, Batı Anadolu, İmroz, Bozcaada ve Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı,
3. Pontus Rum hükûmetinin kurulması
4. İstanbul’un işgali ile Doğu Roma İmparatorluğu’nun ihyası ve megalo ideanın gerçekleştirilmesi. [3] Bu programın gerçekleştirmek için çaba harcayan cemiyet, kurulduktan sonra günden güne genişleyerek Eflâk, Buğdan Akdeniz adaları, bütün Yunanistan ve Selânik taraflarına kadar yayılmıştı. [4]
Balkan Savaşları’ndan sonra Etniki Eterya sosyal cephede Fukaraperver Uhuvvet Cemiyeti (Fakirsever Kardeşlik Derneği) anlamında olan Filotofos Azelfotis adı altında hemen her yerde şube açmıştı. Bu derneğin görevi ise Rum çocuklarını zorla okullara alıştırmak, doktor olmayan yerlerde doktor bulundurmak, fakirlere yardım etmek, özetle Rumları sanayiciliğe, eğitime ve ticarete alıştırmaktı. Dernek fırsat buldukça Rumların bulundukları memleketlerde Rumca gazetelerin basımı ve yayımlanması ile de uğraşıyordu. Bütün bu hareketlerin Türkiye’deki odak noktasını ise İstanbul merkezi ve Fener Rum Patrikhanesi oluşturuyordu. [5]
Etniki Eterya Cemiyeti mütareke döneminde, patrikhanenin himayesinde olarak “büyük Yunanistan” gayesi için çalışmak üzere genel merkezini Beyoğlu’nda kiralanan büyük bir apartmana yerleşmişti. Bu merkez patrikhanenin ve İngilizlerin yardım ve himayesiyle faaliyetlerine başlamıştı. Cemiyet, İstanbul ve civarında büyük bir isyan çıkarmak amacıyla hazırlıklar yapmıştı. Bu amaç doğrultusunda İstanbul’un hemen her tarafında ve özellikle Rumların yaşadıkları mahallerde şubeler açarak oralardaki kiliseleri silâh deposu hâline getirmişti. Örneğin, Çengelköy’deki kiliseye bu amaçla 2000 silâh depolanmıştı. [6]
Etniki Eterya Cemiyetinin bir şubesi de Büyükdere’de bulunmakta olup bu şube diğer şubelere nazaran Türkler aleyhine daha çok faaliyette bulunmuştu. Bu şube boğaz ve civarında motorlar ve kayıklarla Anadolu’ya yapılan nakliyatı gözlemekte, gerek Rumeli ve gerek Anadolu taraflarındaki Rum köylerine silâh, cephane ve malzeme sevk etmekte idi. Bu şube tarafından silâhlanan çeteler Müslüman köylerine dağılarak faaliyette bulunmuşlar ve bu çetelerin bütün faaliyetleri İngilizlere bildirilmiş ise de İngilizler bunun asılsız olduğunu söylemişlerdi. [7]
Her ne kadar bazı kaynaklarda 1919 yılında Etniki Eterya yerine Mavri Mira Cemiyetinin kurulduğu belirtilmiş [8] ise de bazı istihbarat bilgileri [9] ve gazete haberleri [10] 1921 yılında hâlâ Etniki Eterya Cemiyetinin faaliyetini sürdürdüğünü göstermektedir. Örneğin, 16 Mayıs 1921 tarihinde Erkânı harbiyei Umumiye Riyasetine İnebolu’dan irtibat zabiti tarafından yazılan bir istihbarat raporunda İstanbul ve civarında bulunan Rumların Helenizm adına kurtarılması için İstanbul’daki patrikhane ile Etniki Eterya Cemiyetinin kiliselerde ruhanî ayin yapılması için halkı davet ettikleri belirtilmekte idi. Yine aynı raporda, Etniki Eterya Cemiyetinin aktif faaliyet gösteren en önemli şubelerinden birinin Beşiktaş Rum Kilisesi olduğu da belirtilmişti.
Etniki Eterya Cemiyeti ve patrikhanenin daveti üzerine Beşiktaş Rum Kilisesi’nde cemiyet üyeleri ve Yunan subaylarının da hazır bulunduğu büyük bir toplantı yapılmış ve burada Türkiye aleyhine önemli konuşmalar yapılmıştı. Bu konuşmalarda özellikle Yunanların Türklere karşı yaptığı savaşın adi bir savaş olmadığı, bu savaşın Rumluğun ve Bizans İmparatorluğu’nun ihyası amacıyla yapıldığı ve bunun için Yunan Hükûmeti ve Yunan milletine ciddî surette yardım edilmesi, gençlerin ve eli silâh tutanların muharebeye gitmesi ve aksi hâlde Rumluğun mahvolacağı vurgulanmıştı. [11]
İstanbul ve Anadolu’da isyanlar çıkararak megalo ideanın gerçekleşmesi uğrunda propaganda, silâh sevkıyatı, çetecilik gibi faaliyette bulunan bu cemiyete Yunanistan ve patrikhane tarafından açık olarak destek verilmekteydi. İngiltere ise cemiyet adına faaliyette bulunan kişilerin cezalandırılmasında engel teşkil etmekle üstü kapalı olarak destekte bulunmaktaydı.
Etniki Eterya ile aynı amacı taşıyan bir başka önemli Rum cemiyeti de Mavri Mira Cemiyeti idi.
DİPNOTLAR
KAYNAKÇA :Milli Savunma Bakanlığı – Arşiv ve Askeri Tarih Daire Başkanlığı – Türk İstiklal Harbi Serisi – Mütareke Döneminde İstanbul Rumları – Dr. Hülya TOKER – Genelkurmay ATASE ve Denetleme Başkanlığı Yayınları – ANKARA GENELKURMAY BASIMEVİ – 2006 s. 128-129-130 |