Türkiye Komünist Partisi’nin Kurucusu ve İlk Başkanı

Mustafa Suphi Paris’te öğrenci iken (1908)

Mustafa Suphi, Türk devrimci ve komünist bir aydın olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılma döneminde ve Millî Mücadele’nin ilk yıllarında önemli bir rol oynamıştır. Yaşadıkları ve yaptıkları kadar, öldürülüş şekliyle de tanınan Suphi, Türkiye Komünist Partisi’nin kurucusu ve ilk başkanıdır.

Mustafa Suphi, 1883 yılında Giresun’da doğmuştur. Babası Mevlevizade Ali Rıza Efendi, annesi Hikmet Hanım’dır. Ailesi aslen Samsunludur. Eğitimine Kudüs, Şam ve Erzurum’da başlamış, sonra Galatasaray Lisesi’ne devam etmiştir. Daha sonra Paris’e giderek siyasal bilimler okumuş ve Tanin gazetesinin muhabiri olmuştur.

1910 yılında Türkiye’ye dönen Mustafa Suphi, İfham gazetesinin başyazarlığını yapmış ve hukuk ve iktisat dersleri vermiştir. 1913 yılında Mahmud Şevket Paşa suikastine karıştığı iddiasıyla tutuklanmış ve Sinop’a sürgüne gönderilmiştir. Burada Ictiha ve Hak dergilerine batı felsefesi üzerine yazılar yazmıştır. 1914 yılında Sinop’tan kaçarak Rusya’ya gitmiştir. Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Ruslar tarafından esir alınmış ve Ural bölgesine sürgüne gönderilmiştir.

Mustafa Suphi,  1. Tatar Dil Konferansı delegeleriyle birlikte.

1915 yılında Ural’da Bolşevik Parti’ye katılan Mustafa Suphi, 1918 yılında Moskova’da Türk Sol Sosyalistleri Kongresi’ni düzenlemiş ve Muskom adlı kuruluşta görev almıştır. Ayrıca Narkomnats’ın Tüm Rusya Müslüman İşçiler bölümünün Merkez Komitesi’ne seçilmiştir. Sultan Galiyev’in sekreterliğini yapmıştır. 1918 yılında Moskova’da Yeni Dünya adlı gazeteyi kurmuş ve bilimsel sosyalizmin temellerini Türk esirler arasında yaymak için çalışmıştır. 1919 yılında Üçüncü Enternasyonal’in Birinci Kongresi’ne Türkiye delegesi olarak katılmıştır.

1920 yılında Bakü’de toplanan Türkiye Komünist Partisi Birinci Kongresi’nde partinin başkanlığına seçilen Mustafa Suphi, Anadolu’ya geçmek için harekete geçmiştir. Ancak Erzurum’da Millî Mücadele yanlıları tarafından karşılaştığı düşmanlık nedeniyle Bakü’ye geri dönmeye karar vermiştir. Ancak Trabzon’dan denize açıldığı gece, 28 Ocak 1921 tarihinde, Denizci Yahya adlı bir kişi tarafından öldürülmüştür. Bazı kaynaklara göre, Mustafa Suphi’nin öldürülmesinin arkasında Enver Paşa’nın destekçileri vardır. Çünkü Enver Paşa, Moskova’daki siyasi faaliyetlerini ve Millî Mücadele’yi yenilgiye uğratıp Türkiye’de yeniden iktidara gelme planlarını Mustafa Suphi’nin açığa çıkarmasından korkmuştur.

Suphi, Türkiye’de komünist hareketin öncülerinden biri olarak tarihe geçmiştir. Onun anısına Giresun’da bir heykeli ve bir parkı bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye Komünist Partisi’nin yayın organı olan Aydınlık dergisi, 1970’li yıllarda Suphi’nin resmini kapağına taşımıştır.

Reklam (#YSR)