Fizik Nedir?

Bir doğa bilimi olan Fizik; maddeyi, maddenin uzay zamanda hareketini enerji ve kuvveti de kapsayarak bütün ilgili kavramlarla birlikte incelemektedir. Daha genel olarak, evren ile ilgili nasıl sorularını cevaplamak için doğanın genel bir analizidir.

En eski akademik disiplinlerden biri olan fizik 16. yüzyıldan bu yana kendi sınırlarını çizmiş modern bir bilim olmasına karşın, Bilimsel Devrim’den önce iki bin seneye yakın bir süre felsefe, kimya, matematik, ve biyolojinin belli branşları ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır. Bundan dolayı, matematiksel fizik ve kuantum kimyası  gibi alanlardan dolayı fiziğin sınırlarını net olarak belirlemek zordur.

Fizik, diğer disiplinleri etkilemesi bakımından da önem taşımaktadır. Bunun nedeni kısmi olarak fizikteki gelişmelerin genellikle teknolojiye uygulanması iken, fizikteki yeni fikirlerin matematik ve felsefe gibi diğer disiplinleri etkilemesinin katkısı da fazladır. Örneğin, elektromanyetik ve nükleer fizikteki yenilikler günümüz toplumunun gelişmesinde önemli yer tutan televizyon, bilgisayar, elektrikli ev gereçleri, nükleer silahlar gibi ürünlerin; termodinamikteki yenilikler motorlu taşımanın; mekanikteki yenilikler ise kalkülüsün gelişmesine sebep olmuştur.  

Örneğin; Antik Çin’de insanlar mıknatıs taşlarının birbirini görünmez bir kuvvet ile çektiğini gözlemledi ve bu etki yıllar sonra manyetizma olarak adlandırıldı ve esaslı olarak ilk kez 17. yüzyılda incelendi. Çinlilerden kısa bir zaman önce Yunanlar da aynı görünmez kuvvetin amber gibi bazı cisimlerin hayvan postuna sürttüklerinde ortaya çıktığını keşfettiler ve bu olay da ilk kez yine 17. yüzyılda araştırıldı ve elektrik olarak adlandırıldı. Böylelikle fizik doğadaki gözlemleri iki temel nedene indirgedi. Bunun üzerine, 19. yüzyılda bu bahsedilen iki kuvvetin aslında tek bir kuvvetin, elektromanyetik kuvvetin, iki farklı görünümü olduğu keşfedildi. Bu “birleştirme” süreci günümüzde de hala devam etmektedir; bugün elektromanyetizma ve zayıf nükleer çekimin, bunlardan daha temel olan elektro zayıf etkileşimin iki farklı görünümü olduğu düşünülmektedir. Fizik doğanın neden bu şekilde olduğuna dair nihai bir neden (Her Şeyin Teorisi) bulma yoluna devam etmektedir.

Bilimsel metot

Bilimsel metot ile fiziksel teorilerin geçerliliği test edilir.  Araştırılan teorinin sonuçları teoriyi test etmek amacıyla uygulanan deneysel verilerle karşılaştırılıp deney ve gözlemlerden elde edilen bilgiler toplanır ve teorinin tahmin ve öngörüleriyle kıyaslanır, buna göre teorinin geçerli olup olmadığı konusunda karar verilir. Deneysel verilerle çok iyi derecede örtüşen ve hiç yalanlanmamış teoriler sıklıkla bilimsel yasa ya da doğa yasası olarak adlandırılmaktadır. Tabii ki, bilimsel yasalar da dahil olmak üzere bütün teoriler deneylerle herhangi bir ters düşme söz konusu olduğunda daha tutarlı ve genel teorilerle değiştirilip düzeltilebilir.

 

 

Reklam (#YSR)