ELTON MAYO VE HAWTHORNE ARAŞTIRMALARI

Elton Mayo

Western Electric kuruluşunun Hawthorne fabrikalarında 1924’de başlayan bu araştırmalar altı kısımdan oluşmaktadır. bunlardan ilkinde ışıklandırma deneyleri yapılmıştır. Bu deneylerde ışık şiddetindeki artış ve azalmaların verimlilik üzerinde ki etkilerini inceleme ana amacı oluşturmuştu. İkinci çalışma Röle Montaj odası deneyi adını taşımaktadır. Bu deney ile fiziksel yorgunluğun iş verimi üzerine etkileri araştırılmış, çalışma saatlerinde kısıtlamalar ve dinlenme molalarının artırılmasının, araç ve malzemelerde ki değişikliklerin etkileri saptanmaya çalışılmıştır. Üçüncü çalışma, ikinci Röle Montaj Deneyi adını almaktadır. Burada ilk röle montaj deneylerinde üzerinde fazla durulmayan teşvikli ücret sistemlerinin üretimde neden olduğu artışlar araştırılmıştır. Dördüncü çalışma Mika Yarma Test Odası Deneyi adını almaktadır. Burada ücret artışının üretim üzerindeki etkisi bertaraf edilerek sadece molalarda ki artışların ve haftalık çalışma süresinin artırılmasının verimlilik üzerindeki etkileri incelenmiştir.Yapılan deneylerin şaşırtıcı sonuçlarını ve bunun kaynaklarını  araştırmak amacıyla işçiler nezdinde uygulanan mülakat programı Hawthorne araştırmalarının beşinci kısmını oluşturmaktadır. Nihayet sosyal grupların oluşması grup üyelerinin davranışlarının analizi için altıncı çalışma Seri Bağlama Gözlem Odası Deneyi adını taşımakta ve bu deney sonunda birde özel mülakat programına yer verilmektedir. Hawthorne araştırmaları aralıklı olarak yapılan çalışmalarla sekiz yıl sürmüş ve 1832 yılında sonuçlandırılmıştır. 

Hawthorne Fabrikası

Özet olarak ifade edilecek olursa, teknik ve fiziksel koşulların kontrol edildiği, bunlarda değişikliklerin olmadığı ortamlarda dahi verimlilik artışının devamlı olmasının nedenleri, grup oluşturma, grupta arkadaşlık ve sevgi bağlarının güçlü olması, işletme sahip ve yöneticilerinin davranışlarında olumlu yönlerde değişmelerin işçiler üzerinde işletmeyi ve sütlerini benimseme duygusunu yaratması, çalışma ortamının beşeri havasını değiştirmiş, sürekli verimlilik artışlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. 

Mayo ve arkadaşları verimlilik artışının nedenleri şu biçimde açıklıyorlardı. 

a) Çalışma sürelerinin psikolojik ve fiziksel yorgunluğu azaltacak biçimde düzenlenmesi, programlı dinlenme aralarının konması, işçilerin düzenli sağlık kontrollerinden geçirilmeleri ve öğle yemeklerinin verilmesi, doğum günü partileri düzenlenmesi ve buna çeşitli hediyelerle yönetimin de iştirak etmesi işçiler  üzerinde işletmenin önemli bir parçası olduklarına dair duyguları oluşturmuştur. İşçilerin o güne kadar alışmadıkları nitelikle olan bu özen onların hem yönetime ve hem de kendilerine duydukları takdir, saygı ve güveni artmıştır. 

b) İş grubunu oluşturan kızlar deneyler sırasında 5-8 kişilik küçük gruplardan oluşturdukları için kısa zamanda birbirleriyle tanışma, anlaşma ve duygusal yönden de  bir yakınlaşma olmadığını elde etmişlerdir. Bu da onların birbirleriyle uyumlu, yardımlaşan ve sürekli dayanışma içinde çalışan arkadaş grubu olmalarına yol açmıştır. Karşılıklı sevgi ve güvenin sağlanmış olduğu iş ortamında başarı ve verimde sürekli artışlar ortaya çıkmıştır. 

Mayo ve arkadaşlarının işçilerle yaptıkları mülakat programlarının içeriği de zamanla bir hayli ilginç değişmeler göstermiştir. Örneğin önceleri bir takım kalıplaşmış sorunlardan oluşan yönergeli mülakatın işçiler nezdinde olumsuz ve sıkıcı hale gelmesi üzerine tamamen serbest olarak, işçi sorunlarını ve duygularını dinleme biçimine dönüştürülmüştür. Bu mülakatlar sırasında erişilen en önemli sonuç ücret, aydınlanma, sıcaklık, gürültü, ve benzeri maddesel ve fiziksel çalışma koşulları değil işyerinde ki moral ortamı, kişiler arası iyi ilişkiler ve duygusal anlaşmalar, örgütsel etkinlik ve verimliliği etkileyen temel faktörler olduğudur. 

Mayo ve arkadaşları tarafından yapılan bu incelemeler yönetimde yeni bir düşünce ve fikir akımının doğuşuna neden olmuştur. Ancak, bu inceleme ve araştırmaları, insanlar üzerinde yapay olarak hazırlanmış durumların ortaya çıkardığı sonuçlardır ve bir tutum değişimini sağlamak amacıyla yapılan bir faaliyettir, diye eleştiren düşünürler de vardır. Ancak olumsuz davranış ve tutumların belirli örgütsel ortamlarda değiştirebileceğini gösteren bu araştırma  ve deneylerin bilimsel bakımdan değerini hiçbir eleştiri hafifletememiştir. 

KAYNAKÇA:

Yönetim Psikolojisi – Prof. Dr. Erol EREN ( Beta Yay.- İst / 1993 4. Baskı) s. 19-20

Reklam (#YSR)