EDEBİYATTA ROMAN VE HİKAYE TÜRÜNDE İLKLER Romantizm akımından realizm akımına geçiş örneği gösteren ilk roman: Sergüzeşt – Samipaşazade Sezai İlk yerli roman: Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat – Şemsettin Sami Dünyadaki ilk roman: Gargantua – François Rabelais Roman türünün
Divan Edebiyatı Divan edebiyatı, Türklerin, müslümanlığı kabul etmelerinden sonra islam medeniyetini etkisinde ortaya koydukları edebiyat türüdür. İslami edebiyat, yüksek zümre edebiyatı, havas edebiyatı, saray edebiyatı, enderun edebiyatı, klasik edebiyat, eski edebiyat gibi adlarla da anılan bu edebiyat en yaygın kullanımla Divan Edebiyatı adıyla anılmıştır. Bunun nedeni şairlerin manzumelerini topladıkları eserlere
Akd ü hall Akd ü hall, divan edebiyatında manzum bir yazıyı nesir, bir nesri manzum olarak yazma.[1] Kelime anlamı düğümleme ve çözülmedir. Akd, nesir hâldeki bir sözü vezne döküp şiirleştirmektir.[2] Zıddı hall ise, şiir hâlindeki bir sözü nesre çevirmeye denir.[3] Kaynakça Karaalioğlu, Seyit Kemal (1975). Edebiyat Terimleri Kılavuzu. İstanbul: İnkılâp ve Aka Kitabevleri. s. 13. Pala, İskender. “Ansiklopedik Divan
Aruz ölçüsü Aruz ölçüsü ya da aruz vezni (Osmanlıca: وزن عروض (vezn-i arûz)), nazımda uzun veya kısa, kapalı ya da açık hecelerin belli bir düzene göre sıralanarak ahengin sağlandığı ölçü. Sözlük anlamları ‘yön’, ‘yan’, ‘bölge’, ‘bulut’, ‘gökyüzü’, ‘keçi yolu’, ‘deli’, ‘sarhoş’, ‘deve’, ‘çadırın orta direği’, ‘karşılaştırılan’, ‘ölçü olan şey’ gibi çeşitlidir. Edebi kavram olarak, bu anlamlardan hangisine dayandığı tam olarak bilinmemektedir. Develerin yürüyüşünden, demircilerin
Azade Azade, ikinci dizesi olmadan anlam ifade edebilen tek dizelik ve vezinli nazım şeklidir. Bazen bir beyitteki iki mısranın birbirleriyle ilişkisi olmaz. Buna da azade denir. Azadeler genellikle ders vermek ya da nükte etmek amacıyla yazılmıştır. Birçok beyit de bir dizesi unutularak azade şeklinde söylenegelmiştir. Örnekler Sorsalar mağdurunu gaddar kendin gösterir. Koca Râgıp Paşa Türkçe ağzımda annemin sütüdür.
Bahariye Divan Edebiyatı’nda bir şiir türüdür. Baharın gelişini, doğadaki değişimleri, çiçeklerin açmasını, kelebeklerin uçmasını konu edinen kasidelerdir. Dönemlerindeki büyük kişilere sunulup ödüllendirilmek için yazılırlar. Hemen her divanda bir bahariye bulunması geleneği vardır. Hemen her divan şairinin de bir bahariyesi vardır. Reklam (#YSR)
Basitname Basitname, Divan edebiyatında yalın Türkçe ile yazılmış gazellerdir. Bunlara Türkî-i basit gazel de denir. Basitnamelerde Arapça ve Farsça sözcüklerle tamlamalar çok azdır. Örnek Düşdi bu gönlüm sana hey sevdüğüm N’ola yakışsan bana hey sevdüğüm Çün seve geldi seve gider seni Bu gönül önden sona hey sevdüğüm Ayruluk derdi bana bir bun durur Kim döyer imdi buna hey sevdüğüm
Dariye Dariye, Divan edebiyatında din dışı yazılmış olan şiirlerde ev ile ilgili kasidelere verilen ad. Gazel tarzındda yazılmış olan dariyeler de mevcuttur. Dariye türünde yazılan şiirlerde şair evden çok evi yaptıranı över. Reklam (#YSR)
Divan Divan (دیوان) sözcüğü Farsça’dan Arapça, Türkçe, Urduca ve diğer İslam milletlerinin dillerine girmiş, oralardan da komşuları olan gayri müslim unsurlara ve batı dillerine yayılmıştır.Farsçadaki “yazan, yazmak” anlamındaki dibir kelimesinden gelen kelimenin edebîyatta iki anlamı vardır: Belli bir kalıpla yazılan ve besteyle okunan şiir türü. Kalıp “fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün” şeklindedir. Divan edebiyatı
Divan Şairi Divan şairi, belli kıstasları ve mazmunları bulunan divan edebiyatı içinde eserler veren şairlere verilen addır. Eski Türk edebiyatını içerdiği gibi İslam coğrafyasındaki diğer dillerin edebiyatlarını da içine alan bu edebiyatta ortak bazı kurallar bulunmaktadır. Divan şairleri bu kurallara katiyen riayet etmiştir. 19. yüzyıla kadar yerel ya da